Hoşgeldiniz!

Bilimin Hala Açıklayamadığı Tüyler Ürpertici Olaylar

Üstünden yüzyıllar geçse de bilim yardımıyla ve insan aklıyla gizemleri çözülememiş, herhangi biri rüyamıza girse bir daha rüya görmek istemeyeceğimiz, bilinen en ürpertici gizemleri sizlerle paylaşacağız. Uyarmadan da geçmeyelim. Ortam karanlık ve siz yalnızken okumayınız.

New Mexico: Merhaba Dünyalı Biz Dost Değiliz Olayı

Bu olay Amerika'nın New Mexico eyaletinde gerçekleşmiş. Gözlerinize inanmakta zorlansanız da bu resimler Jeff Norris isimli bir kişinin gece görüşlü kamerasıyla çekilmiş. Muhtemelen uzaylı olan bu yaratık, bir kadını kaçırırken kameralara yakalanmış. Bu kadın, resimleri çeken Jeff'in kız arkadaşı Jenna Hawser ve adam, sevgilisinden 3 gün boyunca haber alamamış. 

Jeff Norris ifadesinde uzaylının başta dostça davrandığını fakat adam deklanşöre bastıktan sonra telaşla kaçtığını belirtmiş. Olacak iş değil... Bu arada daha sonra çekilen fotoğraflar yetkililerce incelenmiş ve kesinlikle sahte olmadıkları kayıtlara geçmiş.

Kiev Kozmonotu: Uzay Adamı

Avrupa'da bulunan bu metal heykelcik "uzay adamı"na benzerliğiyle dikkat çekiyor fakat yaşı çok eski olduğundan böyle bir tasvir nasıl yapılmış hala merak ediliyor.

Amerika'da Bir Hayalet

2009 yılının Ağustos ayında çekilen bu fotoğrafta yeğeninin fotoğrafını çeken küçük kız, kareye 1990 yılında vefat eden büyük annesinin girdiğini görünce şoka girmiş.

Dağcıların İlginç Ölümü

1959 yılında sırrı çözülemeyen bir toplu ölüm olayı gerçekleşti. Dondurucu soğukta kamp yapmaya karar veren 9 kampçı ortadan kayboldu. Cesetleri bulunduğun da altısının hipotermiadan(vücut ısısının düşmesi), birinin kafasına aldığı şiddetli bir darbeden ölmüş olduğu gözlemlenirken iki tanesininse göğsünde nedeni bulunamayan kırıklara rastlanmış. Kadın olanlardan birininse dili kopmuştu. Ayrıca detaylı bir otopsi yapıldığındaysa cesetlerin bedeninde yükse dozda radyoaktif madde tespit edildi. Tüm bu korkunç ölümlere rağmen garip olan, dağcıların öldüğü yerde yalnızca kendi ayak izlerinin olmasıydı. 

Bilim Adamlarına İşini Bıraktıran Gizem

Olay Rusya'da yapılan bir bilimsel çalışmada gerçekleşiyor. Yeraltı tabakalarındaki kırılmaları tespit etmek ve sesleri kaydetmek için 14.4 km derinliğinde bir kuyu kazılıyor ve dinleme cihazları buralara yerleştiriliyor.İlk seferde düşük frekansta da olsa insan sesi olduğu aşikar olan sesler duyuyorlar fakat bunun mümkün olmayacağını düşündüklerinden bunun cihazın kendi sesi olabileceğini düşünüyorlar. Daha yüksek frekanstaki sesleri algılayabilecek bir cihazla tekrar çalışmayı denediklerindeyse korkunç gerçek gün yüzüne çıkıyor. Yerin dibinden gerçekten de milyonlarca insandan gelebilecek yükseklikte çığlık sesleri duyuluyor. Bilim adamlarının çoğu bu olay üzerine işlerini bırakıyorlar.

Bu Çekiç Nereden Çıktı?

Tahta bir sapı ve demir bir tokmağı olan bu çekiç, Teksas'ta 1936 yılında bulundu. Çekiç 400-500 yıllık bir kayanın içine gömülüydü ama bu nasıl mümkün olabilirdi? O çağlarda çekiç gibi modern bir aletin icadının mümkün olmayışı bir yana çekiçte kullanılan demirin de günümüzdeki demirlerden bile saf olduğu tespit edildi. Akıl alır gibi değil!

Dev Fosili

İrlanda'da Mr. Dyer isimli bilim adamının mineral araştırmaları sırasında bulduğu bu ibretlik dev fosilinin gerçek boyunu anlamak için fosili solundaki tren rayıyla karşılaştırabilirsiniz. 3 metre 70 santimetre boyunda olan ve 2050 kg ağırlıkta (taşlaştığından daha ağır gelmiş olabilir) olan bu fosilin yaşı tam olarak belirlenememiştir. Olayın en garip yanıysa, sağ ayağı 6 parmaklı olan bu fosili bulan Dyer ve fosil daha sonra esrarengiz şekilde ortadan kayboldular.

600 yıl öncesine ait olduğu tespit edilen ve Güney Amerika'nın Amazon bölgesindeki bir yeraltı mağarasında bulunan bu mumya bilim dünyasını şaşkına uğrattı.

Norveçli ekspresyonist ressam Edvard Munch'un "Scream" (Çığlık) tablosuna benzetilen bir kadına ait olduğu saptanan mumya, oldukça korkunç ve şaşırtıcı.

Gölge Oyunları

Diğerleri kadar kesin ve gerçekliği dehşetler içinde kanıtlanmamış olsa da görenler bu görüntüleri unutamıyor ve her ne kadar montaj olup olmadığı bilinmese de Kanada'da bir evin duvarına yansımış iki uzaylı böyle görüntülenmiş.

Polonyalı Koca Ayak

Polonya'yı ziyaret eden Piotr Kowalsk isimli turist dünyanın en esrarengiz tatilini yapmış olacak ki Tatra Dağı'nda Koca Ayak olduğu rivayet edilen canlıyı görüntülemiş. Yaratığın normal bir insandan kat kat iri ve kıllarla kaplı olduğunu belirten turist bunun efsanevi Koca Ayak (Yeti) olduğuna ikna olmuş. 

Loch Ness Canavarı Efsane mi?

Bu taş oluşumları daire şeklinde, 30 metre çapındadır ve Loch Ness Gölü'nün dibinde görüntülenmiştir.

70'li yıllarda çekilmiş bu görüntününse İskoçya'daki Loch Ness Gölü'ndeki efsanevi canavar olup olomadığı hala bir gizem.

Bu Gördüğünüz Bir Heykel Değil, Bir Mumya!

1932 yılında ABD'nin Wyoming eyaletinde Pedro Dağları'nda bulunmuş olan bu mumya koyu bronz renkte ve oldukça buruşmuş durumdadır. Mumyanın boyutları göz önüne alındığında yaşarken de boyu 35 cm'i geçiyor olamazdı. Röntgen ışınlarıyla da incelenen mumyanın ağırlığı 5.5 kg'dır. Öldüğünde 65 yaşında olduğu tahmin edilen mumyanın cinsiyeti erkek ve tüm dişleri tam. Arkeologlara göre normal insan boyutlarına göre oldukça küçük olan bu mumya, küçük boyutlarda olan ve geçmiş çağlarda yaşamış bir ırkın üyesi. Hobitler de geçmişte yaşamıştır belki kim bilir..

Harry Potter'daki Uçan Araba da Efekt Değil Miydi?

Bu görüntülere Google Earh'de rastlanmış, burası Avustralya Perth şehrinde bir evin garajı. Harry ve Ron yine dikkatsiz davranıp Muggle'lara yakalandı galiba. Şaka bir yana, görüntülerde araba olduğu net olan cismin yere düşen gölgesi arabanın havada duruyor olduğunu kanıtlıyor. 

Aşırı Korkunç Bebek Uzaylı

2007 yılının Mayıs ayında Meksikalı bir çiftçi tarafından bulunmuş olan bu tüyler ürpertici yaratık, çiftçi tarafından bir kuyuda boğularak öldürülmüş. Bu ilginç yaratığın gizemi hala çözülemiyor fakat Meksika'nın bu bölgesi çevre halkına göre UFO'lar tarafından sık sık ziyaret ediliyormuş. 

Birçok DNA testinin ardından yaratığın oldukça zeki olduğu, kemiklerinin insanlardaki eklem sistemine benzediği, iskelet sisteminin kertenkeleninkini andırdığı ve yaratığın sindirimin ilk halkası olan diş gibi organlara sahip olmadığı ortaya çıkmıştır.

Efsanelerdeki Dev Yılan

Güneydoğu Asya'da bulunan dünyanın en büyük 3. adası kabul edilen Borneo'da kaydedilen bu görüntülerde, kanatları olan dev bir yılan görülebiliyor. Bir kütük veya sürat botu olduğunu düşünen kişiler de var fakat bu kadar büyük ve kanatları olan bir kütük veya sürat botu da en az dev yılan kadar esrarengiz olurdu. 

Çekilen resimlerden sonra bölgedeki efsanelerde hep anlatılan boynuzlu dev yılan Nabau'nun varlığına olan inanç daha da artmış.