Luna Reklamı - Siz Hala Annenizin Margarinini mi Kullanıyorsunuz? (1992)

Alkışlarla Yaşıyorum - 2.909 izlenme

Yüklenme Tarihi: 21 Nisan 2015 - 19:34

Doksanlar Türkiye'sinin belki de en önemli "yükselen değer"i geleneksel olanı reddedip, yeniliği fütursuzca kabul etmekti. Dünya ile aynı anda marka blucinler, hanzo parfümler tezgahlara düşüyor, yeni politikacılar ellerinde kolayla, üzerlerinde tişörtle kameralara sırıtıyor, herkes Samsun'unu bırakıp Marlboro'ya geçiyor, küçük Emrah bile dayanamayıp pop söylemeye başlıyordu. E hal böyleyken eskisi gibi kışlık erzağını yüklenip patlıcan, domates kurutmanın, teneke ile peynir, yağ almanın ne gereği vardı ki? Git bir markete, doldur sepete.

Bu hazırlopçuluğun geçer değer olduğu yıllarda reklam sektörü de bunu boş geçmemiş, yeni neslin çok bilmiş ve fakat pisboğaz üyelerine tüketim maddesi ittirmeyi kafaya koymuşlardı. Hem onlar Sana'yla beslenip özenle büyütülmüş çocuklardı, bu iş o kadar da zor olmadı. Zaten diğer margarinlerden farkı yoktu, plastik kabı, sloganı, bir de elbette fiyatı dışında.

Küfür etkisi yaratan fakat küfür olmayan bu reklamın üzerinden yirmi yıl geçti. O dönem statü sembolü olan nice tüketim maddesinin peşinde helak olan dönemin gençlerini, bugünün göbekli, kolestrollü, sert damarlı morukları olarak pazarlarda organik köy yumurtası, hakiki zeytinyağı, bir avuç fındık ararken görmekteyiz. Reklam başarılı oldu, kasa her zamanki gibi yine kazandı.

Özet geçelim, hadi her sabah margarini ekmeğe sürün de görün ananızın margarinini!
Reklam