Açıklama
Yükleyen: Alkışlarla Yaşıyorum
Yüklenme Tarihi: 05 Eylül 2015 - 00:27
Pamukova Faciası veya Pamukova Tren Kazası, 22 Temmuz 2004 günü Sakarya’nın Pamukova ilçesinde meydana gelen tren kazasıdır. Ankara-İstanbul arasında hızlandırılmış tren seferini yapan Yakup Kadri Karaosmanoğlu adlı tren aşırı hızdan dolayı raydan çıkmış, toplam 230 yolcudan 41’inin ölümüne, 80’inin de yaralanmasına sebep olmuştur. Kaza, Türkiye Cumhuriyeti Devlet Demiryolları (TCDD) bünyesinde sürmekte olan özelleştirilme süreci ve yeni hayata geçirilen hızlı tren projesinin ilk adımında meydana gelmiştir. Yolcu sayısı olarak en yoğun hat olan Ankara-İstanbul tren hattı arasında hızlı tren uygulamasına yetersiz altyapıya rağmen aceleyle yapılan geçiş yüzünden meydana gelen kazadan sonra dönemin Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım yoğun kamuoyu tepkisine rağmen istifa etmemiş ve görevden alınmamıştır.
Kazadan sonra Prof. Dr. Sıddık Binboğa Yarman başkanlığında oluşturulan Bilim Kurulu raporuna göre kaza şu şekilde gerçekleşmiştir: Tren Mekece İstasyonu'nu geçtikten sonra 345 metre yarıçapındaki dönemece 132 kilometre/saat hızla girmiştir. Dönemeçte uyulması gereken hız limiti 80 km’dir. Aşırı hız yüzünden trenin ikinci yolcu vagonunun sol tekerleği raydan çıkmış, bu vagona bağlı vagonların da raydan çıkması sonucu trenin dengesi bozularak hızla sürüklenerek yana yatmıştır. Aynı raporda kaza mahalinde makinistler için uyarıcı işaret ve tabela bulunmadığı, toplam yolculuk için verilen 5 saat 15 dakikanın yeterli olmadığı ve uygun olmayan altyapının da kazayı etkileyen faktörlerden olduğu belirtilmiştir
Sakarya 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davada sanıkların avukatı Salih Ekizler, kaza sırasında vagonlardan savrulan parçaların kazadan hemen sonra TCDD yetkilileri tarafından bulundukları yerlerden alınarak yol kenarına öbeklendiğini ve bu şekilde delillerin karartıldığını iddia edecektir
Dava, Sakarya 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görüldü. Davanın sonuçlanmasıyla beraber 1. makinist Fikret Karabulut 2 yıl 6 ay hapis ve 100 YTL para cezasına, 2. makinist Recep Sönmez 1 yıl 3 ay hapis ile 333 YTL para cezasına çarptırılır. Tren Şefi Köksal Coşkun ise beraat eder. Ayrıca Cumhuriyet Savcılığının TCDD Genel Müdürü Süleyman Karaman hakkında soruşturma açılması talebi Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım tarafından reddedilecektir
Sakarya Pamukova' da 41 kişinin yaşamını yitirdiği hızlandırılmış tren kazası davası zaman aşımı nedeniyle düşürüldü.
SAKARYA'nın Pamukova İlçesi'nde 22 Temmuz 2004 tarihinde 41 kişinin ölümü 89 kişinin de yaralanmasıyla sonuçlanan Hızlandırılmış Tren kazası sonrasında açılan kamu davası, 7.5 yıllık zaman aşımının 22 Ocak'ta dolması nedeniyle bugün görülen duruşmada düşürüldü.
Bu erteleme kararıyla 22 Ocak 2012 tarihinde 7.5 yıllık zaman aşımı süresi doldu
Davayı takip eden Makinistlerin avukatı İsmail Gürses, 7 Subat tarihinde yapılacak celsede, davanın zamanaşımından düşürülmesini talep edeceklerini söyledi. Gürses, "TCK 389'dan açılan dava 22 Ocak'ta 7.5 yıllık zaman aşımı nedeniyle düşmüştür. Mahkemeden yarın bunu talep edecegiz" dedi.
Sakarya 2'nci Ağır Ceza Mahkemesi'nde 2010- 306 esas nuraması ile görülecek dava öncesinde mahkeme, davada yakınlarını kaybeden yaklaşık 100 kişiye celp çıkarttı.
Mahkeme celbini alan, tren kazasında kızını kayden Alaattin Candan duruşmaya katılacağını söyledi. Gazetelerde çıkan haberin kendi ifadesi olmadığını söyleyen Candan, "Eski haberlerdeki sözlerimi birleştirip beni konuşturmuşlar" dedi.
Baba Alaattin Candan, 'zamanaşımı sonrasında Avrupa İnsan Hakları Mahakemesi'ne basvuracak mısınız' sorusuna ise, "Bu da zor görünüyor. Yeni çıkan yasaya göre 5 tane hakimin onayı olmadan bunun gerçeklesemiyeceğini söylediler. Ancak yine de bu hakkımızı kullanmaya çalışacağız" yanıtını verdi.
Kazada kızı İrem Candan'ı kaybeden baba Alaattin Candan avukatıyla birlikte yaptığı açıklamada "Dava hiçbir şeye yaramadı" dedi. Candan şunları söyledi:
"Hiçbir şeye yaramadı. Vicdanlarda adalet yerini bulmadı. Bundan sonra ben bir şey düşünemiyorum. Yapacağım bir şeyler var. İnsan Hakları Mahkemesi'ne giderim. Evladımın ölümünden sonra 7.5 sene ve bir ay daha geçti. Tüm duruşmalara katıldım. Öyle ki bu kaza benim hayatımda çok şeyler değiştirdi. Şeker hastası idim. Hipertansiyon hastası oldum. Mesane kanseri oldum. Dialize giriyorum, böbreklerim bitti.''
Davaya katılan Kamu Çalışanları Sendikası avukatı Salih İkizler de "İdare kendi kusurundan geri döndü" diyerek şunları söyledi:
"Müvekkilim trende görevli bir ve ikinci makinist ile tren şefiydi. Yargıtay bozma kararında, aralarında menfaat çatışması olduğu gerekçesiyle her bir sanığın ayrı avukat tarafından temsil edilmesi gerektiğini söyledi. Ben de kaza sırasında treni kullanan makinistin müdafii görevini yaptım. Mahkemenin önceki kararında 37 kişi öldü diyor. Bırakın 37 kişiyi, 1 kişinin ölümü bile insanı üzüyor. Bu karara müvekkilim açısından sevinmem gerekir ama, geriye 37 canın olduğunu düşününce üzülmemiz lazım. Çünkü ben davanın başından sonuna kadar müvekkillerimin bu olayda kusursuz olduklarına inandım. Bir tek kusurları vardı. O da 'bu treni kullanmayacağım' diyerek ısrarla trene binmemeleri gerekir. Tren konusu işletmecilik hatalarıyla doluydu. O kazadan sonra hızlandırılmış tren taşımacılığı sona erdi. Yani idare kendi kusurundan geri döndü. Şimdi o yolu hızlandırılmış değil, hızlı tren için kapatıyor. İki yoldan birini trafiğe açık tutabilecekken, Avrupadaki örnekleri bu. Şeklen kamu yararından uzaklaşarak her iki tarafı da kapatıyor. O zaman İstanbul Teknik Üniversitesi, Yıldız Teknik Üniversitesi'ndeki bilim adamlarının raporları vardı. 'Burada hızlandırılmış tren taşımacılığı mümkün değildir' diye. Buna rağmen devam ettiler. Bu bir siyasi karar."
Etiketler: