Yüklenme Tarihi: 18 Mart 2015 - 11:29
Türkiye vakt-i zamanında,özellikle Atatürk zamanında, o fakir ve muhtaç haliyle Ömer Lütfi Barkan, Halil İnalcık, Muazzez İlmiye Çığ, Nihâl Atsız gibi çok değerli ilim insanları yetiştiren üniversitelere ve bir eğitim sistemine malik idi. Fakat 1938'den sonraki Türkiye de eğitim bir şekl-i mütevali ile daha da kötüye, çukura gitmiştir. Bugün Türkiye de eğitim çukurun da altındadır. Türkiye de bir tane üniversite bile yoktur ki,lise seviyesinde bile değildir. Yani Türkiyenin tüm üniversitelerini toplasanız, bir Batı lisesindeki eğitim, irfan ve ilim ortamını elde edemezsiniz.
Bize hakikati göstermiş olan büyük insanın,büyük âlimin,Charles Darwin'in bir sözünü hatırlamamız ve üzerinde tefekkür etmemiz elzemdir;
''Bilim ve sanat,bir kuşun iki kanadı gibidir. O kanatlarla kuş uçar ve yükselir. Eğer uçamazsa,tavuk gibi,aşağılanmaya mahkum olur.''
Türkiyenin en mühim,en büyük problemi eğitimdir. Derhal bu ülkede üniversiteler,liseler ve eğitim sistemi baştan aşağı değiştirilmeli,tanzim edilmelidir. İşte bu hakikat-ı mukliki,Türkiyenin en mühim ilim insanlarından olan muhterem Prof.Celâl Şengörün ağzından,kıymetli münevver,gazeteci,tarihçi ve musikişinas Murad Bardakçı Beyefendi ve kıymetli ilim insanı Prof.Erhan Afyoncunun iştarkiyle dinliyoruz.