Bu film başlı başına bir Natuk Baytan mizahıdır aslında. Gerek başındaki, filmden tamamen bağımsız 10 dakikalık "sahte bekçi" sahnesiyle, gerek içeriğindeki alıştığımız motifleri ve mizanseniyle, çoğumuzun en sevdiği Kemal Sunal döneminden izler taşır.(B. Mülayim, Yedi Bela Hüsnü vb)
Fakat bu sahne bambaşka bir sahne. Absürdlüğün dibine çivi çakıyor Baytan usta..